Gabe Newell, beyine gönderidiği sinyaller sayesinde beş duyumuzla hissedebildiklerimizin çok ilerisine geçebileceğimiz bir oyun teknolojisini duyurdu.
Oyunlar, içinde bulunduğumuz dönemde bile gerçekliğin sınırlarını zorluyorken bir de aynı oyunları zihninizle kontrol edebildiğini hayal et! Tabi o zamana kadar oyun teknolojisinin daha da ilerleyeceği gerçeği mevcut.
Gerçek dünyanın birebir tasvirini görsel biçimde oyunlarda sunabilecek bu teknolojinin var olması demek, gerçekliğin sıkıcı bir hal alması anlamına da geliyor. Tabi Gabe Newell’ın da hedeflediği esasında bu zira şirket artık oyun sektöründe devrim yapmak ve insan deneyimini temelden değiştirmek arzusunu taşıyor.
Nörobilim Platformu OpenBCI ile Çalışılıyor
Yeni Zelandalı haber sitesi 1 News’teki röportaja göre Valve, açık kaynaklı bir bilgisayar - beyin arayüzü (BCI) yazılımı geliştirmek maksadıyla nörobilim platformu OpenBCI ile işbirliği içinde çalışıyor.
Bu teknoloji hayata geçtiğinde (evet, dünya var olduğu müddetçe er ya da geç bu teknoloji hayata geçecek) insanlar bugünün sanal gerçekliğine benzer bir şekilde oyunun direkt içine bağlanabilecekler. Sınırsız potansiyelde insanlar bu teknolojiyle kendilerini oyuna beş duyunun hissedebileceğinden daha fazla kaptıracaklar. Şu anki oyunları göz ve kulaklarımızla algılayabiliyoruz ve bu organlarımız beynimize sinyal gönderiyor. Bunu direkt içeriden hissetmek %100’e çok yakın bir deneyim yaşatacak.
Beyin bilgisayara bağlandığında ise Gabe Newell’ın söylediğine göre gerçek dünyanın renksiz, sıkıcı ve yavan tarafları bir kenarda kalacak. Hatta teknoloji yaygınlaştığında gerçek dünya az önce söylediğimiz üç sıfattan ibaret kalacak.
Yıllardır bilim kurgu filmlerinin son çeyreğinde bahsedilen gri gökdelenli “geleceğin dünyası” gösterimleri böylelikle ete kemiğe bürünmüş oldu.